The Godfather
Hoşgeldin! Sana reddedemeyeceğin bir teklif sunuyorum. Sitemize üye olup İtalyan Mafyası'nın ve derin devletin gizemini tatmaya ne dersin?
The Godfather
Hoşgeldin! Sana reddedemeyeceğin bir teklif sunuyorum. Sitemize üye olup İtalyan Mafyası'nın ve derin devletin gizemini tatmaya ne dersin?
The Godfather
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

The Godfather

Size Reddedemeyeceğiniz Bir Teklifimiz Var.
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Kesin Emir

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Marco Barzini
Don
Don
Marco Barzini


Mesaj Sayısı : 15

Kesin Emir Empty
MesajKonu: Kesin Emir   Kesin Emir Icon_minitimePaz Ocak 22, 2012 5:56 pm

Kesin Emir Jeanne22 - Kesin Emir 1avatar2

Kurgu : Marco'nun, Jeanne'i malikaneden uzaklaştırması

Kişiler : Marco Barzini ve Jeanne Boucher

Mekan : Marzini Malikanesi, Marco'nun odası

Zaman : Sabaha karşı 4 suları



Purosunu hafifçe çekti... Nefesini verirken hafif çikolata kokusu ile harmanlanmış bir duman tabakası yayıldı odaya. Düşünüyordu. Günlerdir düşünüyordu. Aldığı duyumlar, ve en güvendiği adamlarından gelen istihbaratlar, bu düşünceleri her saniye daha da yoğunlaştırıyordu. Gözlerini hafifçe kapattı ve kendini geriye verdi. Sol eli ile hafif uzun sayılabilecek sakalına dokundu. Yapacağı şey çok açıktı tabii... Fakat bunu nasıl yapacaktı, nasıl? Amacı, açık karnını aileye zarar verme hayallerine körce kapılmış zavallılardan uzak tutmaktı. Göz kapaklarını tekrar araladı. Koyu tonların hakim olduğu odaya şöyle bir baktı. Bu aile bu noktaya bir kerede gelmemişti. Sayısız mücadele, sayısız mağlubiyet, sayısız zafer... Kendi zevkine göre her şey yerli yerindeydi. Ağır bir şekilde ayağa kalktı. İlerlemeye başlayan yaşına rağmen formu gayet iyiydi, kendine iyi bakıyordu ve sağlıklı olmaya özen gösteriyordu. Masasının solunda, ayrı, uzun bir sehpa duran akvaryuma ilerlerken gözünde pek çok şey canlanıyordu. İçeriye birilerinin girmesi, ve kendisine ateş açması. Ya da bunların canından çok sevdiği kızının başına gelmesi... Akvaryumun yanındaki çekmeceyi açtı ve içinden bir kaç tutam balık yemi aldı ve akvaryumun üzerinden geçirdi. Bu balıklar, insanlardan daha bilinçliydi Marco'ya göre. Fırsatları değerlendirmeyi biliyorlardı. Yaşıyorlardı, ve yaşamaya gayret gösteriyorlardı. Kaşlarını çattı ve hafifçe gülümsedi. Düşüncelerinin anlamsızlığına bu şekilde boğulması, onu güldürüyordu. Fikirler önemliydi tabii, fakat Marco esasında bir hareket adamıydı, ve kendini bu şekilde, kapalı kapılar ardında kısıtlamaktan nefret ediyordu. Saatin sabahın dördünü göstermesine rağmen...

Sol elini hafifçe masaya vurdu. Bitmiş purosunu söndürürken kapı aralandı... İçeriye uzun boylu, sakin görünüşlü iki adam girdi. Gayet resmi giyinmişlerdi. Birisi öne çıktı ve, "Evet, Don Barzini?" dedi. Marco, adama iki saat gibi gelen saniyeler içinde eleştirel bir şekilde baktı. Hafifçe burnunu çekti ve ayağa kalktı. Böyle bir şey söylemek bile, hem de bu saatte... Jeanne çok telaşlanabilirdi. Fakat bunları göz önünde bulundurmalıydı. Kızını ve ailesini başka türlü koruyamayacağını biliyordu. Pencerenin önündeki koyu perdeyi hafifçe işaret parmağı ile araladı ve dışarıya baktı. Aydınlanmaya yakın olan havanın soğukluğunu, sadece bakarak bile hissedebiliyordu. Arkasını döndü ve koyu renk gözlerini hafifçe kısarak ellerini masaya koydu. "Jeanne'i burada görmek istiyorum. Hemen." . Verdiği karar akıllıca mıydı bilmiyordu. Fakat yapılması gereken buydu ve Marco, kızını ve ailesini korumak için elinden geleni yapacaktı. Bunun bedeli kızının kendisinden sonsuza kadar nefret edecek olması olsa bile, bunu yapacaktı. Çareleri tükenmekte olan her baba, bunu yapardı.




Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jeanne Boucher
Rektör
Rektör
Jeanne Boucher


Rp Puanı : 92
Mesaj Sayısı : 29

Kesin Emir Empty
MesajKonu: Geri: Kesin Emir   Kesin Emir Icon_minitimePaz Ocak 22, 2012 6:39 pm

Yağmurla sulanmış toprakta çıplak ayakla yürürken tenine değen soğuklukla birlikte hafifçe irkiliyordu. Ağaçların arasında yürüdükçe yürüyordu, en nihayetinde geldiği yer çocukluğunda yaşadıkları evin bahçesiydi. Ya da bahçenin bitimindeydi bilmiyordu. Az ileride erkek kardeşiyle oynuyorlardı, başlarında zebellah gibi iki adam. Doğduğu andan itibaren hiç yalnız olmamıştı. Her zaman etraflarında birkaç adam olmuştu. Onları birer gölge gibi takip eden büyük siyah adamlar… Onları sevmiyordu, babasıyla arasındaki büyük duvardı onlar. Çok sevdiği babası… Ne zaman okuldan sonra arkadaşlarıyla dolaşmak istediğini söylediyse reddedilmişti. Gerçi, babasını zor durumda bırakmamak adına verdiği hiçbir emre karşı gelmemişti bu zamana kadar… Rüyasında iki adım ötesinde babası beliriyordu ama ona ateş saçan gözlerle bakıyordu. Sanki affedilmeyecek bir suç işlemiş gibi bakıyordu ona. Zayıf ellerini adama uzattı fakat babası bir anda arkasını dönüp yürümeye başladı. Aynı anda gözlerini açtı. Bir süre gözleri tavanda asılı kaldı. Sadece kötü bir rüya…Yatağından kalktı ve saten geceliğinin üzerine sabahlığını geçirdi ve odasındaki tek ışık kaynağı olan şöminenin başına gitti. Korkudan elleri buz kesmişti. Şöminede yanan odunlara gözünü dikmiş, seyrederken kapısı çalındı ve hizmetçisi içeriye girdi. “Efendim Bay Barzini sizi görmek istiyor.” Jeanne ona bu saatte mi? Der gibi baktıktan sonra eliyle çekilmesini işaret etti ve yerinden kalkıp dolabının başına geçti. Saati tekrar kontrol etmek için başucundakine baktı. Evet, saat sabahın dördüydü. Böyle bir saatte babası onunla ne konuşmak istiyor olabilirdi ki. Eline ilk geçenleri – kot pantolon ve kahverengi kazak- aldı ve üzerine geçirdi. Kapısını açtığında iki siyah adamın orada beklediğini gördü, yadırgamıyordu artık. “Bu taraftan, Signora.” Adamlar çalışma odasını gösteriyorlardı. Ahşap işlemeli odaya geldiklerinde kapıyı hafifçe vurdu ve son kez kıyafetlerini ve saçını düzenleyip içeriye girdi.

Babasının konuşması için birkaç saniye beklediyse de aralarındaki sessizlik elle tutulur bir yoğunluğa geldiğinde Jeanne bu rahatsız edici şeye bir son vermesi gerektiğini hissetti. Kibarca öksürüp babasına doğru bir adım daha attı. Normalde olsa konuşmaya baba, diye başlardı. Fakat, sanki ortada bir sorun vardı. Acaba babası geçen gece eve geç döndüğünü mü öğrenmişti? Babasının Don olduğunu neredeyse hiçbir zaman hatırlamazdı. Onların ilişkisi normal bir baba-kız ilişkisi gibiydi. Ama tutarlıydı da, olmayacak şeylerden konuşmazlardı. Tam anlamıyla düzeyliydi… Böyle gergin anlarda babasına her zaman efendim demişti, en uygun kelime oydu. “Efendim, beni bu saatte çağırdığınıza göre bir kabahatim olmalı. Sizi üzecek bir şey yaptıysam özür dilerim.” Gözlerini yerdeki İran halısına dikmiş, çocuk gibi utanıyordu. Yanakları utançtan al al olmuştu bile.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://fantastikcag.my-rpg.com
Marco Barzini
Don
Don
Marco Barzini


Mesaj Sayısı : 15

Kesin Emir Empty
MesajKonu: Geri: Kesin Emir   Kesin Emir Icon_minitimePaz Ocak 22, 2012 7:17 pm

Bekliyordu; çünkü yapabileceği bir şey yoktu. Adamlar odadan çıkarken ellerini masadan çekti ve yüzünü pencereye döndü. Manzara mükemmeldi. Malikane oldukça korunaklıydı, ama hiçbir riski göze alamazdı. Özellikle bu noktadan sonra. İki eli ile perdeyi iki tarafa çekti. Odaya giren cılız ışık hüzmesi altında, yer yer beyazlayan sakalları daha belirgin bir hal almıştı. Kısa kesilmiş saçları, uzun boyu ve keskin bakışlı gözleri ile sanki tüm dünyaya meydan okuyabilecek bir adammış gibi görünüyordu. Ki öyleydi. New York'a hakim olan beş ailenin birinin asıl yöneticisiydi, babasıydı... Don Barzini idi. Birden kulak kabarttı... Koridorun başından gelen ayak seslerine bakılırsa üç kişi geliyordu. Bunlardan birinin Jeanne olduğu çok açıktı. Gözlerini kapıya çevirdi ve kollarını bağladı. Sonunda kapıya üç kez hafifçe vuruldu. Marco kendini toparladı. Yapabileceğinin en iyisini yapacaktı. Sonunda, "Girin..." demeyi başardı. Kapı aralandı, içeriye Jeanne, ve iki adamı girdi. Adamlarına gözleri ile kapıyı işaret etti. İki adam da aynı anda hafifçe selam vererek dışarıya çıktılar, ve kapıyı yavaşça kapattılar. Jeanne pek telaşlı görünüyordu.

Gözlerini Jeanne'e çevirdi. Güzel kızı karşısındaydı ve pek mahcup bir hali vardı. Odanın soluna serilmiş İran halısına bakıyordu... Keşke bunlar bir hayalden, basit bir rüyadan ibaret olsaydı diye düşündü. Fakat olan şey her neyse oluyordu, ve artık verdiği karardan dönmesi için çok geç idi. Eski tarz bir gramofon, odanın köşesinden klasik bir caz eseri mırıldanıyordu. Milenyumdu artık, fakat aile alışkanlıkları Marco için vazgeçilmezdi. Ve bugün kızının güvenliğini sağlamak için, eski yıllarda yaşayan baba rolünü oynayacaktı. Pot kırmayacaktı. Kızını uzaklaştırmanın tek yolu buydu. Derin bir nefes aldı ve verdi. Yeni bir puro yakarken gözlerini başka bir tarafa, az önce araladığı pencereye çevirdi. Koyu renk perdeler, sanki Marco'nun şu an içinde yaşadığı melankolik havayı yansıtıyordu. Puro eşliğinde kısa bir nefes aldı ve verdi. Kızına döndü... "Ben... Bazı şeyler duydum Jeanne." dedi. Sesinde sahip olduğu sonsuz şefkat yoktu. Aksine soğuk, ve hatta ürperticiydi. Derin, ve bas bir sese sahipti Marco. Bu, konuşmalarını her zaman etkileyici bir hale getirmişti. Kızının bir kelime dahi etmesine müsade etmeden sözüne devam etti, "Geçen gece saat kaçta eve geldiğini biliyorum Jeanne. Benden bir şeyler saklamaman gerektiğini biliyorsun. Düşünmeni istiyorum. Senden en son ne zaman bir şey sakladım?" . Gözlerindeki kararlılık ve ciddiyet hala yerindeydi. Bunu yapabilecekti belki de. Evet, bu güç kendisinde vardı. Bu güç, kimsede olmasa bile, Don Barzini'de olabilirdi ancak. "Kiminle buluşuyorsun, Jeanne? Söyle. Kiminle buluşuyorsun?" diye fısıldadı. Oda o kadar sessizdi ki, bu fısıltı adeta delici bir etki yaratmıştı havada. Sonra eli ile masasının önündeki deri koltuklardan birini işaret etti, oturması için. Böylece Marco da kendi sandalyesine oturdu. Soran gözlerle bakıyordu kızına. Hüzünlü hissediyordu. Bundan vazgeçmeli miydi?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jeanne Boucher
Rektör
Rektör
Jeanne Boucher


Rp Puanı : 92
Mesaj Sayısı : 29

Kesin Emir Empty
MesajKonu: Geri: Kesin Emir   Kesin Emir Icon_minitimePaz Ocak 22, 2012 7:35 pm

Saniyeler ona saat gibi geliyordu, ilk defa babasıyla olduğu için mutlu değildi. İçini ürperten bir soğukluk vardı aralarında. Genç kadın, uykudan mahmurlaşan gözlerini yerden kaldırmıyordu. Saygı imgesi gibiydi doğrudan babasının yüzüne bakmamak. Sanki şuan ona şirin görünürse yaptığı her ne ise affedilecek gibiydi. Arka fonda çalan müzik bile onu yatıştıramıyordu. Bir anda piyanosunu ne kadar özlediğini hissetti. Jeanne’i her zaman rahatlatan, onun elini tutan tek dostu vardı; o da pianosu. "Ben... Bazı şeyler duydum Jeanne." Babasının otoriter sesinde şefkatten eser yoktu, buz gibi bir soğuk vardı sadece. Genç kadının içini titretiyordu kelimeleri. Suçlu olduğunu biliyordu, ama babasının bu kadar sorun yapacağını düşünmemişti bu olayı. "Geçen gece saat kaçta eve geldiğini biliyorum Jeanne. Benden bir şeyler saklamaman gerektiğini biliyorsun. Düşünmeni istiyorum. Senden en son ne zaman bir şey sakladım?" Babasından hiçbir şey saklamamıştı bu zamana kadar, her hatasını önce ona bildirmiş, cezasını çekmişti. Onu bu kadar hiddetlendirebilecek ne saklamış olabilirdi ki? Asla yapmak istemeyeceği tek şey aralarına sırları sokmak olurdu… Sır demek Jeanne’in hayatının tehlikeye girmesi demekti. "Kiminle buluşuyorsun, Jeanne? Söyle. Kiminle buluşuyorsun?" Gözlerini ilk defa kaldırdı ve direk olarak babasının gözlerinin içine baktı. Hüzünden iyice kararmış gözleriyle bakıyordu. Biraz daha üstüne gelirse ağlayacaktı ve onun karşısında ağlamak isteyeceği en son şeydi. Ben hala senin minik kızınım, der gibi bakıyordu. Fakat kelimeler çıkmıyordu ağzından. Sanki bir yumru vardı tam ses tellerinin üzerinde…

Deri koltuğa oturduğunda derin bir nefes aldı. Kendisini toparlayıp bu işe bir son vermesi gerektiğini hissediyordu. Hayatındaki tek sağlıklı ilişkinin – babasıyla arlarındaki baba-kız ilişkisi- bozulmasına izin veremezdi. “Efendim, eve geç döndüğüm için özür dilerim. Fakat, siz de biliyorsunuz ki üniversitede işlerim uzayabiliyor bazen. Tüm varlığımla size yemin edebilirim ki, sizden sakladığım hiçbir şey yok.” Babasıyla böyle konuşmaktan nefret ediyordu, mahcubiyet duygusundan nefret ediyordu ve tam şuanda kendisinden bile nefret ediyordu. Sesi onu yarıyolda bırakmıştı, fısıldayarak devam etti. Baba, lütfen. Seninle böyle konuşmayı kaldıramıyorum… Şuracıkta canımı alın isterseniz ama benimle kızınız değilmişim gibi konuşmayın… Size yalvarıyorum.” Sesi hafifçe çatallanmaya başlamış, gözleri dolmaya başlamıştı. Elinin tersiyle nazikçe gözlerini sildi. Bu kadar zayıf birisi olduğu için şuanda kendisine lanet okuyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://fantastikcag.my-rpg.com
Marco Barzini
Don
Don
Marco Barzini


Mesaj Sayısı : 15

Kesin Emir Empty
MesajKonu: Geri: Kesin Emir   Kesin Emir Icon_minitimePaz Ocak 22, 2012 8:34 pm

Purosundan bir nefes daha aldı. "Tek ve biricik kızımsın Jeanne. Fakat benden bir şeyler sakladın, ve benim kulağıma sen söylemeden önce geldi..." dedi. Gözlerindeki bakışta az önceki öfke yoktu fakat yine de sesi ciddiydi, "Beni hayal kırıklığına uğrattın." diye ekledi. Masasının çekmecesini açtı ve bir kağıt çıkarttı. İleriye uzattı. "Bu senin New York biletin.". Bir saat kadar sonra hava alanında olacaktı Jeanne bilete göre. Yolda adamları ona nereye gideceğini, ne yapması gerektiğini anlatacaktı. New York'ta, burada olduğuna kıyasla çok daha güvende olabilecekti çünkü her an eli New York'un önemli bögelerinin üzerindeydi. Her şeyi takip ediyor, her şeyden haberdar oluyordu. Sahip olduğu yerlerden aylık olarak parasını alıyordu... Peşinde olan adamlar her kimse, Jeanne'i orada bulamazdı. New York'ta bu kadar adamı varken asla. İşin iyi yanı, kimsenin Jeanne'den haberdar olmamasıydı. Sadece ailenin gücü altındaki insanlar biliyordu kızının varlığını. Sicilya büyük bir yerdi, fakat kendi çapında. İsteyen, istediği kişiye, istediği bilgiye kolayca erişebilirdi. New York'ta işler böyle yürümezdi. Burada geçici olarak kaldığını kendine hatırlattı Marco. Yakın bir tarihte, kendisi de New York'a dönecekti.

Neler yaptığını hatırlattı kendine. Jeanne'in buradaki rektörlüğünü çekmişti. Ona çok daha iyi imkanlar verebilecek bir Ivy League üniversitesi olan Darthmouth Koleji'ne atamıştı rektörlüğünü. Orada yaşam şartları daha iyiydi, ve doğal olarak kendini de alanında geliştirebilecekti Jeanne... Ve sürekli takibi altında olacaktı. Belki de kendini bu şekilde avutuyordu Marco. Fakat düşündükleri doğruydu. Yaptığı şey haklı bir hareketti. "Şimdi odamdan çıkmanı istiyorum. Seni hava alanına götürecekler. Sana iyi şanslar, sevgili kızım..." dedi ve kızına bir gün öncesine kadar baktığı şefkat ile baktı. Onu eskisi kadar göremeyecekti, biliyordu. Fakat en azından canından sevdiği kızı güvende olacaktı...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jeanne Boucher
Rektör
Rektör
Jeanne Boucher


Rp Puanı : 92
Mesaj Sayısı : 29

Kesin Emir Empty
MesajKonu: Geri: Kesin Emir   Kesin Emir Icon_minitimePaz Ocak 22, 2012 9:00 pm

"Tek ve biricik kızımsın Jeanne. Fakat benden bir şeyler sakladın, ve benim kulağıma sen söylemeden önce geldi..." Neyi sakladığını bilse her şey daha kolay olabilirdi. Hala ne üzerine konuştuklarını anlayabilmiş değildi. Boş gözlerle babasını süzüyor, yüzünde ufacık bir mimik yakalamayı bekliyordu. "Beni hayal kırıklığına uğrattın." Kalbinde bir şeylerin paramparça olduğunu hissetti. Sanki acımasız, duygusuz birisi kalbini yerinden sökmüş ve alabildiğine sıkıyordu. Ciğerleri daha fazla hava alamıyordu, nefes alamıyordu. Hayatında en çok korktuğu şey başına gelmişti, ailesini hayal kırıklığına uğratan birisi olmuştu. Zekası sayesinde ortaokul ve liseyi erken bitiren Jeanne, işe yaramaz bir evlat olmuştu. Bu yüzden Barzini’nin ona uzattığı bileti uzanıp alırken tereddüt etmedi. Gitmesini istiyorsa, giderdi… Farklı bir şehirde yeni bir yaşama başlayabilirdi pekala. [color=seagreen]"Bu senin New York biletin." Bambaşka bir şehri kaldırabilirdi, tamam ama başka bir ülke. Hem de Jeanne gibi bir kızın asla ama asla yaşayamayacağı bir ülke. Şuracıkta kafasına bir kurşun sıkması daha makul bir davranış olurdu. Karşı çıkmak için ağzını açtıysa da sesi çıkmıyordu. Bir süre öylece bilete baktı. Şok olmuştu, Ellerinin arasında evirip çevirip buruş buruş etmişti… Neden şimdi yapıyordu tüm bunları? Bu kadar ağır bir suç işlemiş olamazdı. "Şimdi odamdan çıkmanı istiyorum. Seni hava alanına götürecekler. Sana iyi şanslar, sevgili kızım..." Babasının şefkatle bakan gözlerine karşı hırçın bakışlarla karşılık veriyordu. Sertçe ayağa kalktı ve kapıya doğru ilerledi. Tek bir söz söylemeden çekip gitmeyi planlamıştı ama yapamayacaktı. Öfkeden bembeyaz olmuş ellerini kapının koluna uzattı ve arkasına dönüp bakmadan buz gibi bir sesle konuştu. “Ben size yaklaşmaya çalıştıkça, sizin de bir kalbiniz olduğunu düşündükçe ne kadar yanılmışım şimdi anlıyorum… Aramızdaki tüm bağları koparıyor bu bilet. Elveda, artık ayağınızın altında dolaşacak bir Jeanne olmadığına göre işinizle rahatça ilgilenirsiniz artık!” Sertçe açtığı kapıyı yine sertçe kapattı. Gözlerinden düşen bir iki damla yaşa aldırış etmeden sert adımlarla odasına geçti ve çoktan hazırlanmış olan valizlerini görüp kısa süreli bir şok daha yaşadı. Hizmetçisinin tuttuğu paltoyu da alıp son bir kez odasına baktı. Özleyecekti, hayır, özlememeliydi. Gözyaşalrını kuruladı ve siyah adamlara doğru döndü. “Ben hazırım.” Aralarında en kıdemlilerinden birisi diğerlerine valizleri almasını işaret ettikten sonra garaja gittiler ve Jeanne son derece korumalı olan arabaya bindi. Soyadını yitirmişti… Artık bir Barzini değildi o; Jeanne Boucher olmuştu. İronik bir soyad… Katil demekti, babasının onun hayatını katletmesi gibi.

RP SONU!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://fantastikcag.my-rpg.com
 
Kesin Emir
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
The Godfather :: Sicilya :: Messina :: Barzini Malikanesi-
Buraya geçin: